"Myom" veya "miyom", uterusun (rahmin) iç duvarında, dış duvarında veya kas tabakasında oluşan iyi huylu tümörlerdir. Bunlar, uterusun çeşitli bölgelerinde büyüyebilir ve çeşitli boyutlarda olabilirler. Myomlar genellikle "rahim fibroidleri" olarak da adlandırılırlar.

Myomların belirtileri, boyutlarına, konumlarına ve sayılarına göre değişebilir. Bazı kadınlar myomların varlığını fark etmeyebilirken, diğerleri ağrı, adet kanamasının artması, pelvik baskı hissi, sık idrara çıkma, kabızlık veya alt karın bölgesinde şişlik gibi semptomlar yaşayabilirler.

Myomların tedavisi, semptomların şiddetine, kadının yaşına, genel sağlık durumuna ve gelecekteki üreme planlarına bağlı olarak farklılık gösterebilir. Tedavi seçenekleri arasında şunlar bulunabilir:

İzleme (gözlem): Semptomlar hafifse ve myomlar büyüme eğilimi göstermiyorsa, doktor kadını düzenli olarak izlemeyi tercih edebilir.

İlaç Tedavisi: Adet kanamasını düzenlemek veya myomlara bağlı semptomları hafifletmek için ilaçlar kullanılabilir. Hormon içeren ilaçlar veya ağrı kesiciler bu amaçla kullanılabilir.

Minimally İnvaziv Girişimler:

Laparoskopik Myomektomi: Laparoskopi adı verilen minimal invaziv cerrahi yöntemle myomların çıkarılması.
Histeroskopik Myomektomi: Rahmin içine yerleştirilen bir cihazla myomların rahim boşluğundan çıkarılması.
Radyofrekans Ablasyon veya Ultrasonla Odaklanmış Yüksek Frekanslı Ses Dalgaları (HIFU): Bu yöntemlerde myom dokusu ısıtılarak tahrip edilir.

Myolizis: İğne veya lazer gibi enerji kaynakları kullanarak myom dokusunun dondurulması veya koagüle edilmesi.

Rahmin Alınması (Histerektomi): Eğer myomlar büyükse, semptomlar şiddetliyse veya başka tedavi seçenekleri işe yaramazsa, rahmin tamamen alınması gerekebilir. Ancak bu seçenek son çare olarak düşünülür, çünkü üreme yeteneğini sona erdirir.

Tedavi seçeneğinin belirlenmesi için doktorunuzla konuşmanız önemlidir. Tedavi tercihleri, bireysel durumunuza ve ihtiyaçlarınıza göre şekillenmelidir.

-Op. Dr. Yunus YILDIZ

Küçük dudakların (iç dudak) estetik ameliyatı olan labioplasti, genital estetik ameliyatların arasında kadınların en çok yaptırdığı işlemdir.

Küçük dudaklardaki kararmalar, koyulaşmalar sadece ameliyatla düzeltilebilir. Lazer ya da mezoterapi uygulanmaz.

Küçük dudaklardaki uzama, sarkma, kişiyi rahatsız edecek seviyedeki büyüme ve asimetri durumlarında yine ameliyatla istenilen estetik görünüme kavuşmak mümkün olur.

Barbie genital estetik işlemlerinden birisi de labioplasti ile küçük dudakların büyük dudaklar tarafından tamamen örtülecek kadar küçültülmesidir.

-Op. Dr. Sezin KAPULU

Biz kadınlar dış görünüşümüze çok önem veriyoruz. Mons pubis bizlerin aynada gördüğü, genital bölgemizin başladığı ilk yerdir. Kısaca bikini altında kalan alan mons bölgesidir. Mons Estetiği sadece dış görünüşümüz için değil yaşam konforumuz için de olmazsa olmazdır.

Mons bölgesindeki ten renginde koyulaşmalar lazer ile tek seansta ten rengine döndürülebilir. Mezoterapi ve PRP işlemleri ile hem renk açma yapılabilir, hem de yara izleri silinebilir. Lazer ve mezoterapi - PRP işlemleri ile genç, sağlıklı bir görünüm elde edilebilir.

Mons bölgesi bazen normalden fazla miktarda yağ dokusu içerir ve bu da günlük yaşamı olumsuz etkiler. Örneğin dar kıyafetler giyildiğinde göbek gibi çıkıntı oluşur ve kadınlar bu durumdan rahatsız olur. Fazla yağlar hem ameliyatla hem de liposuction işlemi ile alınıp ideal görüntüye ulaşılabilir.

-Op. Dr. Sezin KAPULU

Menapoz (menopoz), bir kadının üreme yeteneğinin sona erdiği ve adet döngüsünün sonlandığı bir dönemdir. Genellikle 45 ila 55 yaşları arasında ortaya çıkar, ancak bireysel farklılıklar gösterebilir. Menopoz dönemi, hormonal değişikliklere ve fizyolojik etkilere bağlı olarak çeşitli semptomlara neden olabilir. Bu semptomlardan biri de sıcak basmalarıdır.

Sıcak basmaları, ani ve yoğun bir şekilde hissedilen vücut sıcaklığının artması, terleme, yüzde kızarma ve hızlı kalp atışı gibi belirtilerle karakterizedir. Kadınlar genellikle boyun, yüz ve üst vücutta bu tür hisleri yaşarlar. Sıcak basmaları, hormonal değişikliklerle ilişkilendirilen bir semptomdur. Menopozun ana nedeni, yumurtalıkların artık yumurta üretememesi ve östrojen seviyelerinin düşmesidir. Östrojen düşüklüğü, hipotalamus (beyinde bir bölge) ve vücut ısısını düzenleyen diğer bölgeler arasındaki iletişimde sorunlara yol açabilir, bu da sıcak basmalarını tetikleyebilir.

Sıcak basmalarının şiddeti kadından kadına farklılık gösterebilir. Bazı kadınlar için sadece hafif rahatsızlık yaratabilirken, diğerleri için günlük yaşamı etkileyici bir sorun haline gelebilir. İyi haber şu ki, sıcak basmalarının yönetimi için birkaç strateji bulunmaktadır:

Hormon Tedavisi: Hormon değiştirme tedavisi (HRT), östrojen gibi hormonların eksikliğini telafi etmek amacıyla kullanılır. Ancak, HRT'nin riskleri ve faydaları hakkında doktorunuzla konuşmanız önemlidir.

Yaşam Tarzı Değişiklikleri: Dengeli bir beslenme, düzenli egzersiz, stresten kaçınma ve yeterli uyku gibi yaşam tarzı değişiklikleri sıcak basmalarını hafifletebilir.

Bitkisel Takviyeler: Bazı bitkisel takviyeler, özellikle izoflavonlar içeren soya ürünleri, sıcak basmalarının şiddetini azaltmada yardımcı olabilir.

Alternatif Tedaviler: Yoga, akupunktur, meditasyon gibi alternatif terapiler sıcak basmalarını yönetmeye yardımcı olabilir.

İlaçlar: Doktorunuz, sıcak basmalarını hafifletmek için bazı ilaçları önerebilir.

Sıcak basmaları ve menopozun diğer semptomları kişiden kişiye farklılık gösterir. Bu nedenle, en iyi tedavi yöntemini belirlemek için bir sağlık profesyoneli ile görüşmek önemlidir.

-Op. Dr. Yunus YILDIZ

Kadınlarda idrar kaçırma tıbbi bir durumdur ve tıbbi terimle üriner inkontinans olarak adlandırılır. Bu durum, idrarın istem dışı olarak idrar yolundan kaçması anlamına gelir. Üriner inkontinansın farklı türleri bulunabilir:

Stres İnkontinansı: Karın içi basınç arttığında (hapşırma, öksürme, gülme, egzersiz yapma gibi durumlar) idrar kaçırma meydana gelir. Bu durum, mesanenin altındaki destek dokuların zayıflaması nedeniyle oluşabilir.

Urge İnkontinansı (Aşırı Aktif Mesane): Aniden ortaya çıkan güçlü idrar hissi ile birlikte idrar kaçırma meydana gelir. Mesane kontrolünün kaybı söz konusudur.

Karışık İnkontinans: Hem stres inkontinansı hem de urge inkontinansın birleşimidir. Hem fiziksel aktiviteler hem de ani idrar ihtiyacı nedeniyle kaçırma yaşanabilir.

Taşma İnkontinansı: Mesane, aşırı dolu olduğunda dolan fazla idrarın kaçmasına neden olabilir. Mesane boşalma sorunları olduğunda ortaya çıkar.

Fonksiyonel İnkontinans: Fiziksel veya zihinsel sağlık sorunları nedeniyle tuvalete zamanında ulaşamayan kişilerde görülür.

Kadınlarda idrar kaçırma genellikle yaşlanma, hamilelik, doğum, obezite, menopoz gibi faktörlerle ilişkilendirilir. Tedavi, kişinin durumuna, semptomların şiddetine ve altta yatan nedenlere göre değişebilir. Tedavi seçenekleri şunları içerebilir:

Pelvik Taban Egzersizleri: Pelvik kaslarını güçlendirmek için yapılan egzersizler stres inkontinansının tedavisinde etkili olabilir.
İlaçlar: Urge inkontinansın tedavisinde mesane kontrolünü artırmak için ilaçlar kullanılabilir.
Davranışsal Tedavi: İdrar alışkanlıklarını düzenlemek ve idrar kaçırma riskini azaltmak için öneriler içerir.
Cerrahi Girişimler: Şiddetli durumlarda, pelvik organ sarkması gibi sorunları düzeltmek için cerrahi seçenekler değerlendirilebilir.
Eğer kadınlarda idrar kaçırma gibi bir sorun yaşanıyorsa, bir sağlık profesyoneli ile iletişime geçmek ve durumu değerlendirmek önemlidir. Uygun tedavi seçenekleri ve yaşam tarzı değişiklikleri ile bu durumun üstesinden gelinebilir.

-Op. Dr. Yunus YILDIZ

İnfertilite, bir çiftin istedikleri halde bir yıl boyunca düzenli cinsel ilişkiye rağmen gebe kalamamaları durumunu ifade eder. Bu süre zaman zaman altı aya indirilebilir, ancak genellikle bir yıl olarak kabul edilir. İnfertilite, kadında, erkekte veya her ikisinde de üreme sistemlerinin normal işlevini yerine getirememesi sonucu ortaya çıkabilir.

İnfertiliteye sebep olan faktörler çok çeşitli olabilir:

Kadın Faktörleri: Yumurtlama sorunları, rahim içi problemler, tüplerin tıkalı olması gibi faktörler kadın infertilitesine yol açabilir.

Erkek Faktörleri: Sperm üretiminde veya sperm taşınmasında sorunlar, erkek infertilitesinin yaygın nedenlerindendir.

Çevresel Faktörler: Sigara içme, aşırı alkol tüketimi, aşırı kilo veya düşük kilo, stres gibi faktörler infertiliteye neden olabilir.

Genetik Faktörler: Bazı genetik faktörler de infertilite riskini artırabilir.

Yaş Faktörü: Özellikle kadınlarda yaş ilerledikçe üreme kapasitesi azalabilir.

Sağlık Sorunları: Diyabet, tiroid problemleri gibi sağlık sorunları da üreme sağlığını etkileyebilir.

Enfeksiyonlar: Üreme sistemini etkileyen enfeksiyonlar infertiliteye yol açabilir.

İlaç Kullanımı: Bazı ilaçlar üreme sistemine zarar verebilir.

İnfertilite teşhisi ve tedavisi, altta yatan nedenlere ve çiftin durumuna bağlı olarak farklılık gösterir. Çiftler, bir üreme uzmanına başvurarak durumlarını değerlendirebilirler. Tedavi seçenekleri arasında yaşam tarzı değişiklikleri, ilaç tedavileri, cerrahi müdahaleler ve üreme teknolojileri (IVF gibi) yer alabilir.

-Op. Dr. Yunus YILDIZ

Bizler için en kutsal şey olan doğum ne yazık ki vücudumuzda geri dönüşümsüz hasarlar bırakabiliyor. Normal doğum esnasında kesilen ve dikilen bölgemiz perinedir. Perineoplasti ile bu izler yok edilip yıllar öncesine dönüş sağlanabilir.

Daha önceden genital siğil tedavisi uygulanmış olan kadınlarda perine bölgesinde iz kaldıysa bu izler mezoterapi ve PRP ile yok edilebilir.

-Op. Dr. Sezin KAPULU

HSG (Hysterosalpingografi), kadın üreme sisteminin değerlendirilmesi için kullanılan bir tıbbi görüntüleme testidir. Bu test, rahim ve fallop tüpleri hakkında bilgi sağlamak amacıyla gerçekleştirilir. HSG, genellikle kısırlık sorunu olan kadınların değerlendirilmesinde kullanılır.

HSG testi sırasında, rahim ve fallop tüplerine kontrast madde enjekte edilir. Kontrast madde, rahim içine yerleştirilen bir kateter yardımıyla verilir. Daha sonra röntgen cihazı kullanılarak kontrast maddenin hareketi izlenir ve görüntülenir. Bu sayede rahim içerisindeki yapılar, tüplerin açıklığı ve olası anormallikler değerlendirilir.

HSG testi genellikle bir poliklinik ortamında gerçekleştirilir ve genellikle birkaç dakika sürer. Test sırasında bazı kadınlar hafif kramp ve rahatsızlık hissedebilirler. İşlem sırasında anestezi uygulaması bazı merkezlerde yapılmaktadır.Ancak genellikle ağrı toleransı iyi olan kadınlar için dayanılabilir bir işlemdir.

HSG testi sonuçları, rahim içi anormallikler, tüplerde tıkanıklık veya diğer yapısal sorunlar gibi faktörleri değerlendirmek için kullanılır. Bu bilgiler, kısırlık nedeninin belirlenmesi ve tedavi seçeneklerinin planlanması için önemlidir. Test sonucunda tespit edilen sorunlar bazen tedavi gerektirebilir.

-Op. Dr. Yunus YILDIZ

Klitoris küçük dudakların (labiaminor) uzantıları ile sarılmıştır. Klitorisi üstten saran dokunun ameliyatına hudoplasti, alttan soran dokunun ameliyatına frenuloplasti denir. Klitoris etrafında normalden fazla doku bulunduğunda klitoris kapanır ve hem cinsel ilişkide uyarılması zorlaşır orgazm bozuklukları oluşur hem de günlük hayatta giyinmek ve kişisel hijyen bozulur, bir sorun haline gelir.
Bu fazla dokuların alındığı, kadınlara daha konforlu bir hayat sunan, cinsel yaşamı iyileştiren ameliyatlardır.
Barbie genital estetik işlemlerinde frenulum ve prepisyum dokuları frenuloplasti ve hudoplasti işlemleri ile küçültülür ve dış dudakların arasından taşması engellenir.

-Op. Dr. Sezin KAPULU

Hamilelik sırasında bazı kadınlar burun kanamaları yaşayabilirler. Bu durumun birkaç farklı nedeni olabilir ve genellikle hamileliğin normal bir yan etkisi olarak kabul edilir. İşte hamilelikte burun kanamalarının yaygın nedenleri ve nasıl başa çıkabileceğiniz hakkında bilgi:

Hormonal Değişiklikler: Hamilelik sırasında vücutta hormonal değişiklikler meydana gelir. Bu hormonel değişiklikler, burun damarlarının genişlemesine neden olabilir ve bu da burun kanamalarına yol açabilir.

Mukozanın Hassasiyeti: Hamilelik döneminde, mukoza zarları genellikle daha hassas hale gelir. Bu da burun içindeki damarların daha kolay yırtılmasına ve kanamaya yol açabilir.

Kan Miktarındaki Artış: Hamilelik sırasında vücut, daha fazla kan üretir ve dolaşım sistemine pompalar. Bu artan kan miktarı, burun damarlarının basıncını artırabilir ve bu da burun kanamalarına neden olabilir.

Kuru Hava: Hamilelik sırasında vücutta artan kan akışı, cildin genel olarak daha fazla nem kaybetmesine neden olabilir. Bu da burun içindeki mukozanın kurumasına ve çatlamasına yol açarak kanamalara neden olabilir.

Burun kanamalarını önlemek veya hafifletmek için aşağıdaki adımları düşünebilirsiniz:

İç mekanınızı nemlendirmek için bir hava nemlendirici kullanın.
Burun içini nemlendirmek için tuzlu su spreyleri veya burun içi kremler kullanabilirsiniz.
Burun içini parmaklarınızla kurcalamaktan kaçının, çünkü bu kanamalara neden olabilir.
Burun kanamaları yaşadığınızda, başınızı hafifçe öne eğerek hafif bir basınç uygulayarak kanamanın durmasına yardımcı olabilirsiniz.
Dengeyi koruyarak yavaşça nefes alın. Ağızdan nefes almak, burun kanamalarını azaltmaya yardımcı olabilir.
Düzenli olarak doktorunuzla iletişimde olun ve durumu onunla paylaşın.
Eğer burun kanamaları çok sık veya şiddetli bir şekilde gerçekleşiyorsa, mutlaka bir sağlık profesyoneli ile görüşmelisiniz. Bu, altta yatan başka bir sağlık sorununun belirtisi olabilir. Unutmayın ki bu bilgiler genel tavsiyelerdir ve sizin durumunuz doktorunuz tarafından değerlendirilmelidir.

-Op. Dr. Yunus YILDIZ

Yıllardır plastik cerrahi ve dermatoloji kliniklerinde uygulanan otolog yağ dolgusu genital bölgeye de yapılabilmektedir. Dudak yapıları deforme olmuş kadınlar için hem gençleştirici etkisi hem de dolgunlaştırıcı etkisi ile çok güzel sonuçlar alınabilmektedir.

-Op. Dr. Sezin KAPULU

Yüz ve boyun bölgelerinde güzelleşip gençleşmek için yıllardır kullanılan hyalüronik asit dolgusu genital bölgeye de uygulanabilmektedir. Hem su tutucu özelliği ile dokularda dolgunluk yapar, hem de özel yapısı sayesinde uygulandığı bölgeleri yeniler, iyileştirir.

G noktası büyütme işlemi

G noktası kadınlarda orgazmın kilit yeri olarak görülür. G bölgesinin uyarılması artarsa cinsel ilişkiden alınan zevk artar, orgazma ulaşmak daha kolay daha zevkli olur.

G noktası büyütme işlemlerinde hyalüronik asit kullanılmaktadır.

-Op. Dr. Sezin KAPULU

Cinsel hayatında sıkıntı yaşayan ve anatomik olarak normal olan kadınlarda uyguladığımız PRP ve mezoterapi karışımlarına orgazm aşısı denir. Kişinin sorunlarına yönelik olarak farklı şekillerde uygulanabilir. Ameliyat değil iğne ile yapılan enjeksiyon işlemleridir.

-Op. Dr. Sezin KAPULU

Histeroskopi, rahim iç yüzeyini incelemek ve bazı tedavileri gerçekleştirmek amacıyla kullanılan bir cerrahi işlemdir. Genellikle bir tür optik cihaz olan histeroskop ile yapılır. Histeroskop, ince bir tüp şeklindeki bir cihazdır ve ucunda bir kamera bulunur. Bu cihaz sayesinde rahim içi alan görüntülenebilir ve bazı girişimsel işlemler gerçekleştirilebilir.

Histeroskopi iki temel amaçla yapılır:

Tanısal Histeroskopi: Rahim içi boşluğunda meydana gelen anormallikleri tanımlamak amacıyla kullanılır. Bu anormallikler arasında rahim içi polipler, fibroidler, yapışıklıklar (içi dolu alanların yapışması), doğumsal anomaliler gibi durumlar bulunabilir. Tanısal histeroskopi, genellikle düzensiz kanamalar, ağrı veya kısırlık gibi semptomları olan hastaların değerlendirilmesinde kullanılır.

Operatif Histeroskopi: Tanı konulduktan sonra, histeroskop aracılığıyla çeşitli tedavi prosedürleri gerçekleştirilebilir. Örneğin, rahim içi polipler veya fibroidler çıkarılabilir, yapışıklıklar açılabilir, doğumsal anomaliler düzeltilir veya rahim içi zarının bir kısmı alınabilir (endometrial ablasyon) gibi işlemler operatif histeroskopi ile yapılabilir.

Histeroskopi, genellikle sedasyon veya lokal anestezi altında yapılır. İşlem sonrasında, hastalar genellikle aynı gün taburcu edilir ve genellikle hızla iyileşirler.

Ancak, tıbbi prosedürler hakkında güncel ve doğru bilgi almak için her zaman bir sağlık profesyoneli ile iletişime geçmek önemlidir.

-Op. Dr. Yunus YILDIZ

1. Minimal İnvaziv Yaklaşım:
Laparoskopi, küçük kesilerle gerçekleştirilen bir tekniktir. Karın boşluğuna bir kamera ve ince cerrahi aletler yerleştirilir. Bu sayede cerrahi prosedür, büyük bir kesinin yapıldığı laparotomiye göre daha az doku zararı ve travma ile gerçekleştirilir. Laparotomi ise genellikle büyük bir kesi gerektirir ve daha fazla doku kesilmesi ile beraber daha uzun bir iyileşme sürecine neden olabilir.

2. Daha Kısa Hastane Kalışı:
Laparoskopi sonrası hastane kalış süresi genellikle daha kısadır. Bu, hastanın daha hızlı toparlanmasını sağlar. Laparotomi sonrası iyileşme süresi daha uzun olabilir ve hastane kalış süresi daha fazla olabilir.

3. Daha Az Ağrı ve İyi Kozmetik Sonuçlar:
Laparoskopi sırasında kullanılan küçük kesiler, genellikle daha az ağrıya neden olur. Ayrıca bu küçük kesiler, laparotomide olduğu gibi büyük bir iz bırakmaz. Bu da daha iyi kozmetik sonuçlar elde edilmesini sağlar.

4. Daha Az Kan Kaybı:
Laparoskopi sırasında kan kaybı genellikle daha azdır. Laparotomi sırasında daha büyük bir kesi yapıldığı için daha fazla kan kaybı olabilir.

5. Daha Hızlı İyileşme:
Laparoskopik prosedürler genellikle daha hızlı bir iyileşme sürecine yol açar. Daha az doku hasarı olduğu için vücut daha çabuk normale döner.

6. Daha Az Enfeksiyon Riski:
Laparoskopik cerrahi, doku hasarının daha az olduğu için enfeksiyon riskini azaltabilir.

7. Daha Az Bağışıklık Yanıtı:
Laparoskopik prosedürler, vücudun bağışıklık sistemine daha az yanıt verebilir, bu da iyileşme sürecini hızlandırabilir.

8. Daha Az Bağ Bağlantısı Sorunu:
Laparoskopi sonrası yapışıklık oluşma riski, laparotomiye göre daha düşüktür. Yapışıklıklar, iç organların birbirine veya karın duvarına yapışması durumudur.

Laparoskopinin bu avantajlarına rağmen, bazı durumlarda laparotomi gerekebilir. Cerrahi prosedürün hangi yöntemle yapılacağı, hastanın durumu ve cerrahın tercihlerine göre belirlenmelidir.

-Op. Dr. Yunus YILDIZ

Laparoskopik rahim alma, tıbbi bir prosedür olan rahim alınması (histerektomi) işleminin laparoskopik cerrahi yöntem kullanılarak gerçekleştirilmesidir. Laparoskopik cerrahi, küçük kesiler ve bir laparoskop adı verilen ince bir kamera aracılığıyla vücut içine girilmesini sağlar. Bu yöntem geleneksel açık cerrahiye kıyasla daha az invazivdir ve daha hızlı bir iyileşme süreci sunabilir.

Laparoskopik rahim alma işlemi genellikle aşağıdaki adımlarla gerçekleştirilir:

Anestezi: Hastaya genel anestezi veya epidural anestezi uygulanır, böylece hastada ağrı veya rahatsızlık hissi olmaz.

Girinti Noktalarının Hazırlanması: Cerrahi ekip, karın bölgesine genellikle göbek çevresinde veya karın yanlarında küçük kesiler yapar. Bu kesiler laparoskop ve cerrahi aletlerin yerleştirilmesi için kullanılır.

Laparoskop İle Görselleştirme: Laparoskop, kamera ve ışık kaynağı içeren ince bir tüptür. Bu tüp, kesilerden birine yerleştirilir ve cerrahın karın içini görüntülemesini sağlar.

Rahim Alma: Diğer kesilerden laparoskopik cerrahi aletler yerleştirilir. Rahim, bu aletler aracılığıyla dikkatlice çıkarılır. Cerrah, kan damarlarını kontrol eder ve uygun şekilde kapatır.

Kesilerin Kapatılması: İşlem tamamlandığında, kesiler genellikle dikiş veya cilt yapıştırıcısı ile kapatılır.

Laparoskopik rahim alma avantajları şunlar olabilir:

Daha küçük kesiler ve daha az doku hasarı nedeniyle daha az ağrı ve daha hızlı iyileşme süreci.
Daha kısa hastanede kalış süresi.
Daha az komplikasyon riski ve enfeksiyon riskinin azalması.
Daha az görünür yara izleri.
Ancak, her cerrahi işlem gibi laparoskopik rahim alma işlemi de riskler taşır. Cerrahi ekibiniz işlem öncesi ve sonrası dikkatli bir şekilde sizi bilgilendirmeli ve işlemle ilgili sorularınızı yanıtlamalıdır. İşlem sonrası doktorunuzun talimatlarını takip etmek ve iyileşme sürecinizi doğru şekilde yönetmek önemlidir.

-Op. Dr. Yunus YILDIZ